|
İnsanın hareketini sağlayan yapılar
|
İskelette yer alan bazı kemikler, kemikleri saran kaslar ve de eklemledir.
|
|
iskelet
|
Kemiklerden oluşan ve eklemlerle bağlanan güçlü destek yapıya iskelet denir.
|
|
Kemik çeşitleri
|
Yetişkin bir insanın iskeletinde yaklaşık olarak 206 kemik bulunur.
İskeleti oluşturan kemikler şekil ve büyüklük bakımından farklıdır.
Bu kemikler uzun,kısa ve yassı kemikler olmak üzere üç çeşittir.
|
|
Uzun kemikler
|
İki ucu şişkin,boyları uzun,silindirik şekili kemiklerdir.
Kol ve bacaklarda bulunur.
Koldaki pazu kemiği,bacağımızdaki uyluk kemiği uzun kemiklerdendir.
|
|
Kısa kemikler
|
Boyları kısa kübik kemiklerdir.
El ve ayak bilek kemikleri ile omurlar kısa kemiklere örnektirler.
|
|
Yassı kemikler
|
Kalınlığı az,levha şeklindeki kemiklerdir.
Kafatsı kemiği,kalça kemiği,kaburgalar ve göğüs kafesi kemiği yassı kemiklerdir.
|
|
Kemiğin yapısı
|
Kemiklerin dışı beyaz renkli olup kemik zarı ile örtülüdür.
Kemik zarı kemiğin enine kalınlaşmasını sağlar.
Kırılma ve çatlamalarda kemiği korur.
Uzun kemiklerin ortasında sarı ilik bulunur.
|
|
İskeletin yapısı
|
İskeletimiz dört temel bölümden oluşur.
A) Kafatası
B) Omurga
C) Göğüs kafesi
D) Kollar ve bacaklar
|
|
Kafatası
|
Kemikler birbirine sıkıca bağlanmıştır.
Yalnız alt çene kemiği yarı oynardır.
Beyin kafatası içinde bulunur ve korunur
|
|
Omurga
|
Omur adı verilen 33 tane kemiğin arka arkaya dizilmesiyle oluşur.
Omurganın içindeki kanaldan omurilik geçer
Boynun bitimindenkuyruk sokumuna kadar uzanan kemiklerdir
|
|
Göğüs kafesi
|
Sırt omurları,12 çift kaburga kemiği ve göğüs kemiğinden oluşur.
Kalp ve akciğer göğüs kafesinin içinde bulunur ve korunur
|
|
Kollar ve bacaklar
|
Hareketimizin büyük bir kısmını bu kemiklerle yaparız.
Kol ve bacaklar gövde iskeletine kemik köprülerle bağlanır.(Köprücük Kemiği)
|
|
En küçük kemik
|
Üzengi kemiği kulakta bulunur.
|
|
En uzun kemik
|
Uyluk kemiği bacakta bulunur.
|
|
eklem
|
Kemiklerin birbirine bağlandığı yere eklem denir
|
|
Eklemelerin çeşidi
|
1.Oynar eklemler
2.Yarı oynar eklemler
3.Oynamaz eklemeler
|
|
Oynar eklemler
|
Bu eklemler kol ve bacak kemikleri arasında bulunur
|
|
Yarı oynar eklemler
|
Omurgayı oluşturan omurlar arası eklemler ile alt çene kemiği yarı oynardır
|
|
Oynamaz eklemler
|
Kafatası kemikleri,kalça kemikleri,birbirine oynamaz eklemlerle bağlıdır
|
|
iskeletin görevleri
|
1. Vücuda şekil verir.
2. Vücudun dik durmasını sağlar
3. Eklem ve kaslarla birlikte hareketi sağlar.
4. Kan hücrelerini üretir(kırmızı kemik iliği)
5. İç organları dış etkenlerden korur.
6. Bazı mineralleri depolar.
|
|
kas
|
Kemiklerin eklem yerlerinden hareket etmesini sağlayan kaslardır.
|
|
Kasların görevleri
|
Vücudun şeklini belirler
Kemiklerin hareket etmesini sağlar
|
|
Kasların yapısı
|
Lifli bir yapıya sahiptirler
İstemli ya da istemsiz çalışırlar.
(Örneğin kalp kası istemsiz çalışır ve yorulmaz)
Kasılıp gevşeyebilirler.
Kasılırken boyları kısalır
|
|
Elimizi yukarı kaldırdığımızda
|
ön kasımız kasılr,kalınlaşır kısalır ve şişer.
kolumuzun arkasındaki kasımız ise gevşer, uzar ve incelir.
|
|
iskelet ve kas sağlığı için
|
Dengeli beslenmek gerekir.
Yaşa ve cinsiyete uygun spor yapmak gerekir.
Kemiklerin gelişmesi için D vitamini(Güneş’i çok almalıyız), proteinli besinler, kalsiyum ve fosfor içerikli besinler alınmalıdır. Eğri oturulmamalıdır.
Ağır yük taşınmamalıdır. Dar ve yüksek topuklu ayakkabılar giyinilmemelidir.
Kırık çıkık burkulmalarda doktora gidilmedir.
|
|
soluk alıp verme neden önemli
|
Bir canlının yaşamsal faaliyetlerini sürdürebilmesi için enerjiye ihtiyaç vardır.
Bir kaç gün yemek yemeden yaşayabiliriz ama bir kaç dakika soluk almadan yaşayamayız.
Hareket etmek için enerjiye ihtiyaç vardır.Bu enerjiyi besinlerden alırız.
Soluk alırken havadaki oksijen akciğerlerden kana geçer.
Tüm vücuda kanla geçen oksijen besinlerdeki atık gazları dışarıya karbondioksit yardımıyla atıyor.
|
|
Solunum olayı
|
burun---yutak---gırtlak---soluk borusu---akciğer
|
|
Burun
|
Koku alma organıdır.
Havayı ısıtır ve nemlendirir.
İçindeki kıllar toz ve mikropları tutarak alınan havayı temizler.
|
|
Yutak
|
Ağız ve burun arka tarafta yutağa açılır.hem sindirim hem de solunum organıdır.
Yemekler yutaktan yemek borusuna hava ise yutaktan soluk borusuna geçer.
|
|
gırtlak
|
Bir şey yutarken soluk borumuza kaçmamasını sağlar.
|
|
Soluk borusu
|
Yemek borusunun önünde yer alır.
Üst üste dizilmiş kıkırdak halkalardan oluşur.
Havanın akciğere iletilmesini sağlar.
|
|
Akciğer
|
Göğüs kafesi içinde bulunur
Dış etkilerden koruyan zara sahiptir.
Sağ ve sol olmak üzere iki tanedir.
İç yüzeyleri nemlidir.
Oksijen girişini karbondioksit çıkışını sağlar.
Diyafram ile birlikte çalışırlar.
Nefes alırken genişler
Nefes verirken büzüşür.
|
|
Soluk alırken
|
Kaburga kasları yukarı doğru kasılır.
Diyafram aşağı doğru düzleşir ve kasılır.
Sonuçta göğüs kafesi ve akciğer genişler.
Akciğere hava dolar
|
|
Soluk verirken
|
Kaburga kasları aşağı doğru gevşer.
Diyafram yukarı doğru kubbeleşir.
Sonuçta göğüs kafesi ve akciğer daralır.
Akciğerden hava dışarı çıkar.
|
|
Karbondioksitin vücuttan atılırken izlediği yol
|
Kanla vücutta toplanır--akciğere taşınır
--soluk borusuna gider--gırtlaktan geçer
--burundan dışarı çıkar
|
|
Solunum yolu ile bulaşan hastalıklar şunlardır
|
Nezle-grip-zatüre-bronşit-verem-suçiçeği-boğmaca-menenjit
Korunmak için ne yapmalıyız?
Bu hastalığa yakalananlarla aynı ortamda durmamalıyız.
Soluduğumuz havanın temiz olmasına dikkat etmeliyiz.
Sigara içmemeli,içilen yerde de bulunmamalıyız.
Hastalıklarla ilgili aşılarımızı yaptırmalıyız.
|
|
Dolaşım elemanları
|
Dolaşım elemanları kan,kalp ve damarlardır.
Akciğer bu dolaşım sisteminde kanı temizlese de dolaşım organı sayılmaz.
|
|
Kirli kan
|
Karbondioksiti fazla, besini az olan kana da kirli kan denir.
|
|
Temiz kan
|
İçinde besin ve oksijen olan kana temiz kan denir.
|
|
Kanın yapısı
|
Kanın içinde;Alyuvarlar,akyuvarlar ,kan pulcuları vardır
|
|
Alyuvarlar
|
Kırmızı renktedir.Kana rengini verir.
|
|
Akyuvarlar
|
Beyaz renkli yapıdadır.vücudu mikroplara karşı korur
|
|
Kan pulcukları
(trombosit)
|
Bir yerimiz kesildiğinde kanı pıhtılaştırarak kan kaybını önler.
|
|
k-a-l-p
|
Yaklaşık olarak yumruğumuz büyüklüğündedir.
Kırmızı kaslardan yapılmış olup isteğimiz dışında çalışır.
Kalp üstte iki kulakçık altta iki karıncık olmak üzere dört odacıktır.
Kalbin sol tarafında temiz kan ,sağ tarafında kirli kan bulunur.
Kalp kanı pompalayarak vücutta dolaşımını sağlar
|
|
kan dolaşımı nasıl olur
|
Kalbin çalışması kasılıp gevşeme şeklinde olur.
Bu kasılma ve gevşeme hayatımızı son bulana kadar devam der.
|
|
damarlar
|
Atardamar toplar damar kılcal damarlar
temiz kan kirli kan çok küçük damarlar
|
|
stetoskop
|
Kalbin pompladığı kanı damarlarda hissetmemize nabız denir.
Sağlıklı bir insanda nabız atışı dakikada 70-80 kadardır.
Koşma, heyecanlanma ve hastalanma durumunda nabız artar. Bir süre sonra normale döner.
Nabzımızı boyun, el ve ayak bileklerinde kolaylıkla hissederiz. Doktorların kalp atışlarını ve akciğerin sesini ve çalışmasını dinlediği alete stetoskop denir.
|
|
dolaşım elemanlarının sağlığını korumak için neler yapmalıyı
|
Düzenli ve dengeli beslenmeliyiz.
Hareket ve yürüyüşler yaparak dolaşımın düzenli olmasını sağlanmalıdır.
Alkol ve sigara gibi zararlı alışkanlıklardan uzak durulmalıdır.
Aşırı dar giyecekler dolaşımı engeller.Kalbin rahat çalışması için dar giysiler giyilmemelidir.
|
|
kan yolu ile bulaşan hastalıklar
|
Aıds, tetanoz, kuduz, sıtma(sivrisinek), sarılık
|
|
|
Işık konusu özet
|
|
Cisimleri görebilmemiz için
|
cisim ışık yaymalı
ya da
cisim, üzerine düşen ışığı bize yansıtmalıdır.
|
|
ışığın cisimler üzerindeki olumlu ve olumsuz etkileri
|
Işık canlıların hayat kaynağıdır.
Güneş ışığı insan vücudunda bulunan d vitamini aktif hale geçirir.
Bitkilerin gelişimi için önemlidir.
Bitkiler, besin yapmak için oksijen üretebilmek içi n güneş ışığını kullanırlar.
Meyvelerin olgunlaşması ve tatlanması için ışığa ihtiyaç duyar.
Güneş ışığının altında çok kalan cisimlerin rengi değişir.
Güneşin altında çok kalan besinlerin tadı da değişir.
Güneş ışığı altında çok kalmak güneş çarpmasına neden olur.
|
|
Işık kaynakları
|
doğal ve yapay olmak üzere ikiye ayrılır
|
|
Doğal ışık kaynakları
|
Başta güneş olmak üzere diğer yıldızlar,şimşek, canlılardan ateş böceği doğal ışık kaynaklarındandır.
Doğal ışık kaynakları kendiliğinden ışık yayarlar.
Işığı kendileri üretirler.
En büyük ışık kaynağı güneştir.
Cisimleri güneşi yaydığı ışık sayesinde görürüz.
|
|
Yapay ışık kaynakları
|
Ampul,mum,el feneri,trafik ışıkları gibi cisimler insanlar tarafından yapıldığı için yapay ışık kaynağı olarak adlandırılır.
|
|
not
|
Işık kaynakları yalnızca görmemizi sağlamaz,
Isınmamızı da sağlar
|
|
Sıcak ışık kaynakları
|
Çevresine hem ışık hem de ısı yayan kaynaklara denir.En büyük ısı ve ışık kaynağı güneştir.
Güneş hem ısıtır hem de aydınlatır.
Elektrik ampulü, mum, ateş,gaz lambası sıcak ışık kaynaklarıdırlar
|
|
Soğuk ışık kaynakları
|
Bazı ışık kaynakları çevreye ışık yayar ama ısı vermezler.
Bunlar florasan, ateş böceği… gibi.
|
|
Ay ışık kaynağı değil
|
Bir ışık kaynağı tarafından aydınlatılan cisimler aydınlık cisimler denir.Buna en güzel örnek ay dır.Güneşten aldığı ışığı bize yansıtır.
|
|
Geçmişten günümüze aydınlanma
|
meşale-mum—gaz lambası-ampul—flüoresan-neon lamban
|
|
Işık da çevreyi kirletebilir mi?
|
Işığı gereğinden fazla kullanmak ışık kirliliğine neden olur.
İşyerlerinde, reklâm panolarında ki ışıklar ışık kirliliğine neden oluyor.
|
|
Işık nasıl yayılır
|
Işık doğrular boyunca yayılır.Bu yüzden cisimlerin arkasında gölge oluşur
|
|
Işık en az hangi yüzeyde yansır
|
Dağınık ve pürüzlü yüzeylerde ışık daha az yansır.Bunun nedeni ışıkların farklı yönlerde yansımasıdır.Çevreyi daha az aydınlatır.
|
|
Işık en fazla hangi yüzeyde yansır
|
Işık düz ve parlak yüzeylerde daha çok yansır.
|
|
Önemli not
|
Trafik ışıkları hayatımızda önemli yere sahip olduğundan ışık kirliliğine neden olmaz.
İyi aydınlatılmış bir iş yerinde verimlilik artacağından kirliliğe neden olmaz
Işık doğrudan gözümüze gelmemelidir.
Çalışırken ışığın sol üstten gelmesine dikkat edilmelidir.
Gereksiz yanan lambalar söndürülmelidir
|
|
ses
|
Çevremizde ses veren ve ses oluşturan cisimlere ses kaynağı denir. Ses titreşimler sonucu oluşur
|
|
Doğal ses
|
Rüzgâr uğultusu, gök gürlemesi, dalga sesi, yüksek bir yerden akan su şırıltısı, kuş ve böceklerin sesi doğal sestir. Bu sesleri üreten kaynağa da doğal ses kaynağı denir.
|
|
Yapay ses
|
Müzik aletlerinden, ulaşım ve taşıma araçlarından çıkan, sesler de yapay sestir. Bu sesleri üreten kaynaklara da yapay ses kaynağı denir.
|
|
Ses nasıl yayılır
|
Ses kaynağından çıktıktan sonra her yöne yayılır.
Dalgalar halinde yayılan ses uzaklaştıkça dalgalar zayıflaşır.
|
|
Sesin katı, sıvı ve gaz ortamda yayılma hızları şu şekildedir
|
Sesin 1 sn de aldığı yola sesin hızı denir.
Ses havada 1 sn de -----------340 m yol alır.
Ses suda 1 sn ---------------1500 m yol alır.
Ses katılarda 1 sn de------- 5000 m yol alır.
|
|
Işık mı ses mi hızlı
|
Gök gürültüsü olduğunda ışığı önce görüp sesi de sonra duymamızın sebebi ışık sesten daha hızlı yayılmasıdır.
|
|
Yankı
|
Ses bir engele çarptığı zaman yön değiştir. Yön değiştirme olayına yankı adı verilir.
Mimaride ses düzenini ayarlamak için kullanılan yönteme de akustik denir.
|
|
Sesin yankısından uzaktaki cisimlerin yeri saptanabilir
|
Hava ve deniz araçlarının emniyetli şekilde yol almasını sağlar.
Denizlerin derinliği ölçülebilir, deniz haritaları çizilebilir.
Sesin yankılanma özelliği yalnız insanlar için kullanılmaz.
Yunuslar yiyeceklerini ararken ses çıkarırlar. Bu sesler balık sürüsüne çarpınca geri döner ve yunuslar bu sayede balıkların yerini öğrenirler
|
|
ses titreşimler sayesinde oluşur
|
· Davulun sesi derinin titreşmesi ile, flütün sesi içerideki havanın titreşmesi yle, keman ve mandolinin sesi tellerin titreşmesi ile oluşur.
· Elimizi konuşma halinde gırtlağımıza dokundurduğumuzda titreşimleri hissederiz. Akciğerden gelen hava titreşimler sonucunda ses olarak dışarı çıkar.
· Sonuç olarak ses maddelerin titreşmesi ve ileri geri hareket etmesi ile ortaya çıkıyor.
|
|
Sesler tellerin kalınlığına göre de değişir
|
İnce telden ses ince, kalın olan telden ses kalın çıkar.
|
|
Sesler cisimlerin gerginliklerine göre de farklılık arz eder.
|
En ince ses gergin telden çıkar, en kalın ses gevşek olan telden çıkar.
|
|
Ses kaynağının titreşimi şu özelliklere bağlı olarak gerçekleşir:
|
Boyuna
Kalınlığına
Gerginliğine bağlı olarak değişir
|
|
Ses telleri
|
Erkek ses telleri uzun ve kalındır, kadınların ses telleri ise kısa ve incedir.
|
|
Sesin tınısı
|
Sesin hangi kaynaktan geldiğini anlamamıza yarar.
Hangi müzik aletinde do sesine basarsak basalım o müzik aletini tanıyabiliriz.Arkadaşlarımızın sesinden onun kim olduğunu anlayabiliriz.
|
|
Sesin işitmedeki önemi
|
Sesi kulağımızla işitmemiz şu şekilde gerçekleşir.
Dış ortamdan gelen ses havayı titreştirir.
Havada oluşan titreşimler kulak kepçesi tarafından toplanır.
Kulak kepçesine gelen sesler kulak zarına ulaşır ve titreşir.
Kulak zarı bu titreşimleri ortakulağa gönderir.
Orta kulakta kemikler(çekiç,örs,üzengi) titreşir.
Kemikler bu titreşimleri iç kulakta buluna sıvıya iletir.
Bu sıvı içerisinde işitme görevlileri titreşimleri beyne ulaştırır ve işitme gerçekleşmiş olur.
|
|
Her sesi duyabilir miyiz?
|
Sağlıklı bir insanın kulağı saniyede titreşim sayısı 20 ile 20.000 arasındaki sesleri duyar.
Titreşimleri 20 den az ve 20.000 den fazla sesleri duyamaz
İnsan kulağı şiddeti az olan sesleri de duyamaz, işitilebilen en hafif sese işitme eşiği denir.
Hayvanların kulakları daha hassastır.yarsa iyi gözleri iyi görmez ama kulakları çok hassastır.
Balinalarda bizim duyamadığımız sesleri duyar.
At, köpek ve kümes hayvanlarının da işitme duyuları iyi gelişmiştir.
|
|
Kulağımızın duyamadığı seslerden bir çok alanda yararlanabiliriz.
|
· Yer kabuğunun yapısının incelenmesinde
· Denizaltı araştırmalarında
· Petrol arama çalışmalarında
· Tıp alanında
Böbrek taşlarının çatlaması ve ultrasonografi denen insan vücudunun dinlenmesinde.
|
|
Sesin şiddetini artırmak için
|
megafon, hopörlör ve mikrofon kullanılır
|
|
gürültü
|
İnsanları rahatsız eden ve hoşa gitmeyen seslere gürültü denir.
|
|
Gürültüden kurtulmak için
|
yalıtım malzemeleri(kauçuk,köpük,elyaf vb.) kullanılmalı
çevre ağaçlandırılmalı
gürültülü işyerlerinde kulaklık takılmalı
|
|
Bir varlığın hareket ettiğini nasıl anlarız
|
Bir cisim bulunduğu noktadan ayrılmıyorsa hareketsizdir.
Bir cisim bulunduğu noktadan konum değişiyorsa hareketlidir.
|
|
Şunlar bizi aldatmasın
|
Aynı hızla aynı yöne giden iki cisim hareketsizmiş gibi algılanabilir.
Dünyanın hızının sabit olması bize hareket etmiyormuş gibi algılamamıza neden olur
|
|
Duran bir cisim
|
Duran bir cismin hızı sabittir.yani 0 dır
|
|
yörünge
|
Hareketli cisimlerin hareketleri sırasında izledikleri yola yörünge denir.
|
|
Hareket nedir
|
Hareket: bir varlığın başka bir varlığa göre yer değiştirmesi olarak tanımlanır.
İlk konum…………………son konum
|
|
Hızına göre hareket çeşitleri
|
a) Sabit hızlı hareketler:
Bir cismin hızı hareketi süresince değişmiyorsa, sabit hızlı hareket ediyor demektir.
Güneş sistemi buna en güzel örnektir.
Saatin akrep ve yelkovanı da sabit hareket eden cisimdir.
b) Hızı değişen hareketler:
Hareket eden araçlar devamlı sabit hızla hareket edemezler.Aşağıdan yukarıya doğru atılan top,kırmızı ışıkta durmaya çalışan araç yavaşlayan hareket eder.
Yere düşmekte olan top da kırmızı ışıktan sonra hareket eden araç da hızlanan hareket ediyor demektir
|
|
Yörüngesine göre hareket çeşitleri
|
Düz yolda hareket eden araç ile elimizden düşen bardak doğrusal hareket etmiş olur.
Lunaparkta dönme dolap ve saatin akrep ve yelkovanı dairesel(çembersel)hareket etmiş olur.
Salıncağın yapmış olduğu hareket eğrisel harekettir.
Gezegenler ise güneş çevresindeki hareketleri elips şeklindedir.
|
|
Kuvvet
(itme-çekme)
|
İtme ya da çekme şeklinde uygulanan cisim hareket eder.
Yerde duran bir cisme vurduğumuzda itme uygularız.
Ağır bir yükü kaldırmak için çekme uygularız.
Bir yelkenlinin hareket etmesi için rüzgâr itme kuvveti uygular.
Topu yukarı fırlatırken uygulanan kuvvet itme şeklindedir. Topun yere düşmesi ise yerçekimi kuvveti şeklinde oluşur.
Yünlü kumaşa sürülen tarak küçük kağıt parçalarını kendine doğru çeker.Buna elektriksel kuvvet denir.
Gemi kayık ve vapur suya itme kuvveti uygular.Suyun ise cisimlere karşı uyguladığı kuvvet suyun kaldırma kuvvetidir.
|
|
cisimleri durdurma
|
Bir cismi durdurmak için cismin ters istikametinde(yönde) ve eşit güçte bir kuvvet uygulanmalıdır.
|
|
Hareketsiz cisimleri nasıl hareket ettiririz
|
Hareketsiz bir cismin hareket etmesi için yeterince itme ya da çekme kuvvet uygulanmalıdır.
|
|
Kuvvet neler yapabilir
|
Duran cisimleri hareket ettirme, hareketli cisimleri durdurma, hareketin yön ve hızını değiştirme, cisimleri döndürme ve şekil değiştirme gibi etkileri vardır
|
|
Kuvvet kimin şeklin değiştirmez
|
Sünger,kauçuk,plastik cetvel,yay gibi maddelere kuvvet uygulayınca tekrar eski haline gelir.Ancak oyun hamuru eski haline gelir mi?Gelmez.Teneke kutu çökünce eski haline gelmez.
|
|
Şu hatayı yapmayın
|
Pencereyi açmak kapının kolunu çevirmek kuvvetin şekil değiştirmesine örnek değildir.Çünkü kolda bir değişiklik olmamıştır.Kırılmadı,ezilmedi , bir şey olmadı.
|
|
Kimyasal değişim:
bozunma
|
Odunun yanması,ekmeğin küflenmesi,sütün mayalanması,demirin paslanması,gümüşün kararması,sütün ekşimesi…
|
|
Fiziksel değişim
|
Buzun erimesi,camın kırılması,suyun donması,kolonyanın buharlaşması,kağıdın yırtılması…
|
|
Çözelti
|
Katı bir maddenin sıvı içerisinde görünmeyecek kadar küçük parçalara ayrılması demektir.
Tuzun suda erişmesi
Şekerin suda erimesi.
ü Çözeltide çözünen madde gözle görülmez
Çözeltiler buharlaştırma yöntemi ile ayrılabilirler.
|
|
Karışımlar
|
ü Birden çok saf maddenin bir araya gelmesiyle oluşan maddeye karışım denir.
ü Ayran,hava,toprak,kaya,ham petrol,süt ve dondurma birer karışımdır.
|
|
Erime ve donma sıcaklığı
|
Aynı maddelerin erime ve donma sıcaklıkları aynıdır.
Su 0 derecede donar, 0 derecede erir.
|
|
kaynama
|
En çok buharlaşmanın olduğu ana denir.Su 100 derecede kaynar.
|
|
buharlaşma
|
Her sıcaklıkta buharlaşma olur.
|
|
Hal değişimi
|
ISI ALIR
erir buharlaşır
Katı---------sıvı------------gaz
donar yoğunlaşır
ISI VERİR
|
|
Isınma ve soğuma
|
Sıcaklıkları farklı olan iki madde bir araya geldiği zaman sıcaklığı fazla olan maddeden sıcaklığı az olan maddeye ısı akışkanlığı olur. Bunun sonucunda sıcak olan soğur soğuk olan ise ısınır.Buna da ısı alış verişi denir.
|
|
yapay maddeler
|
Naylon,plastik, teflon, vinleks(yapay deri) gibi maddeler yapay ham maddelerdir.Bu maddelerin asılları dünyada az veya pahalı olduğu için sahteleri kullanılıyor.
|
|
İşlenmiş madde
|
Ham maddenin işlenmesiyle elde edilen ürüne işlenmiş madde denir.
Ham madde işlendikten sora tüketim maddesi olarak en son kullanılır.
Buğday---un---ekmek
|
|
Petrolün işlenmesi ile elde edilen ürünler
|
benzin, gaz yağı, uçak benzini, motorin,fuel-oil mazot,asfalt ve katran
|
|
Ölçülebilir özellikler
|
Katı sıvı ve gaz maddelerin kütle ve hacimleri vardır.kütle ve hacim maddenin ölçülebilir özelliğidir.
|
|
Ölçülemeyen özellikler
|
Varlıkların nitelikleri(özellikleri)
parlaklık matlık
sertlik yumuşaklık
esnek ve berk
sağlam ve kırılganlık
suyu çekenler ve çekmeyenler
suda batma ve yüzme
mıknatısla çekilme özelliği
renk ve koku
pürüzlü ve pürüzsüzlük
Maddenin hacmi 34 cm küp ,kütlesi 67 kg diyebiliyoruz ama yukarıda saydığımız nitelikleri sayı belirterek söyleyemiyoruz.Yani ölçemiyoruz.
|
|
Maddenin halleri
|
Katı sıvı gaz
|
|
|
|
hacmi
|
şekli
|
katı
|
belli
|
belli
|
sıvı
|
belli
|
belirsiz
|
gaz
|
belirsiz
|
belirsiz
|
|
|
sıkıştırma
|
|
sıkıştırılabilir
|
sıkıştırılamaz
|
katı
|
|
x
|
sıvı
|
|
x
|
gaz
|
x
|
|
|
|
not
|
Kum tuz şeker gibi küçük taneli katılar sıvı maddeler gibi bulundukları kabın şeklini alırlar.
|
|
katıların kütlesi nasıl ölçülür
|
Eşit kollu terazi ile ölçülür.
Bir kefeye ölçülecek madde diğerine birim konu denge sağlanınca ölçüm yapılmış olur.
|
|
sıvıların kütlesi nasıl ölçülür
|
Boş kabın kütlesi ölçülür. Buna( dara ) denir.
Sıvı boş kaba konur.
Sıvı ile boş kap birlikte tartılır. Buna brüt kütle denir.Brüt kütle hepsinin ağırlığıdır.
Brüt kütleden boş kabın kütlesi çıkarılır kalan ise net kütledir.
Brüt Kütle = Net ağırlık + dara
|
|
gazların kütlesi nasıl ölçülür
|
Sıvılar gibi ölçülür.
|
|
Hacim
|
Düzgün cisimlerin hacimleri
HACİM = EN X BOY X YÜKSEKLİK çarpılarak bulunur.
Düzgün şekle sahip olamayan katıların hacimleri dereceli silindirlerle ölçülür.
|